Kimekler'in Devlet Yapısı
Kimekler'in VIII.
yüzyılın ortalarında, Doğu Gök-Türk ve Türgiş devletlerinin tarih sahnesinden
çekilmeleri üzerine bağımsızlıklarını ilân eden öteki Türk boyları gibi, bir
devlet kurduklarını biliyoruz. Ancak bu devlet ne nitelikte idi? Çünkü Türk ilk
çağı boyunca Türkler'de iki türde devlet yapısı görülmüştür.
Bunlardan
birincisi derecesi bir-iki boydan kurulan “Boy begliği”, ötekisi büyük boylar
birliğiyle oluşan “Hakanlı devlet” yüksekliğinde idi. Bu ikincisi, pek çok
büyük boyun katılmasıyla geniş bir alana hükmeden ve idaresi aristokrat
nitelikte tek bir soya dayalı devlettir. Devlet özelliği bakımından daha köklü,
daha geniş teşkilatlı ve daha büyüktür.
Kaynaklarımızdan Ali el-Mes'ûdî, “Murûc” (943) ile “Tenbîh” (956) adlı
eserlerinde, onlardan “Kimek Yabguluğu” olarak söz etmiştir.
Aynı yüzyılda ve
bu devlete daha yakın yerde yazılmış “Hudûd” (982)'da Kimek hükümdarının unvanı
“Hakan” olarak verilmiştir.
Gerdîzî (1050) ise, herhalde eski bir kaynaktan
alarak başbuğlarına “Baygu (Yabgu)” unvanını veriyor. Bu kayıtlara bakılırsa,
ister Yabgu, ister Hakan olsun, ikisi de Kimekler'in Hakanlı devlet düzenine
sahip bulunduğunu ortaya koymaktadır.
O halde özet
olarak, Kimek devlet yapısı Hakanlık derecesindedir.
Bir çok büyük boyun
birliğinden kurulmuştur.
Devlet idaresi aristokrat nitelikte ve Hakan soyu
elindedir. Bu büyük devlet göçerevli hayvan besleyici boyların iktisadını ve
hukukunu ön planda tutar. Bölgelerde Hakan soyundan kişiler veya birliği
oluşturan boyların beğleri hakimdir.
Kimek
Devleti'nin devlet teşkilatını bize kısaca Hudûd tanıtıyor. Verdiği bilgiye
göre, ülkenin başında “Hakan” unvanlı bir hükümdar bulunuyordu. Onun idaresi
altındaki ülke on bir (belki kendisininki ile on iki) İl'e ayrılmıştır. Her ili
kendi hâkimi idare etmesiyle, illerde on bir “âmil” vardır. Bu orun, idarecinin
kendi soyuna mahsustur. Yeri, çocuklarına veraset yoluyla verilir. Her il'in de
kendi içinde boy ve uruğlara ayrılmış bulunacağı da düşünülebilir.
Kaynaklarda
geçen bazı unvanlardan Kimek Devleti'nin üst orunları hakkında bilgi
edinebiliyoruz. Bu unvanları zaten ilk ortaçağ'daki Türk devletlerinde de
bulmaktayız. Unvanların başında “Hakan” geliyor. Eski ve asıl şekli “Kağan”
olan bu unvan, bağımsız devlet başkanına verilirdi. Hakan'ın saraydaki eşi olan
kadın “Hatun” ilk çağlardan beri bütün Türk devletlerinde kullanılmıştır.
“Yabgu” (Kimek destanı vb.) ve “Şad” (Kimek destanı) unvanları, oldukça eski
bir geçmişin eseri olarak, Hakan'ın yakınlarına, kendi idaresindeki ülkenin bir
bölümünü idare etmek üzere verdiği bir vazife unvanı idi. Ancak bunlar yer ve
zamana göre, biri önde öteki arkada tutulmuştur. Yüksek seviyedeki başka bir
unvan da “Tutug” (bir okuyuşa göre: Totok)'dur (Kimek destanı ve Mücmelü't-
Tevarih). Bu, bir bölgenin askerî-mülkî idarecisine verilirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder